12 bin sayfalık şantaj dosyası

SEDA KILIÇ

Paralel yapıya yönelik 'yasadışı dinleme ve casusluk' soruşturmasında aralarında siyasetçisinden sanatçısına, işadamından akademisyenine binlerce kişinin özel hayatı ile ilgili görüşmelerin hiç bir suç unsuru taşımamasına rağmen kayıt altına alındığı tespit edildi.

Muhafazaya alındı

Soruşturma savcısı İrfan Fidan dosyadaki tapelerin tam 37 klasörden oluşan 11 bin 942 sayfasının binlerce insanın eşcinsel ilişkiye varana kadar özel hayatına ilişkin görüşme kaydı olduğunu belirledi. Soruşturmada en mahrem görüşmelerin yer aldığı dinleme kayıtları özel bir yerde sızmaya karşı muhafaza altına alındı.

ÖZEL HAYATI İHLAL

Soruşturmada 38 kişinin serbest kalmasına itiraz eden Savcı Fidan gerekçesinde "Mahkeme kararları insanların özel hayatlarını ve devlet erkanının ulusal-uluslar arası görüşmelerini kaydetmeye ruhsat vermez" dedi. Savcı Fidan "Tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edilen tüm şüphelilerin, dosya kapsamında gerçekleştirdikleri tüm işlemler (bu aşamaya kadar tespit edilebildiği kadarıyla) tek tek çıkarılmıştır. İletişimin tespiti, teknik-fiziki takip kararlarına dayanak teşkil eden bu rapor ve taleplerde, mahkemeden karar talebini gerektirecek suç unsurunu taşıyan herhangi bir görüşme yoktur. Bu talepler doğrultusunda alınan kararlar kullanılarak binlerce insanın özel hayatına ilişkin (eşcinsel ilişkiye varana kadar) binlerce görüşmesi kaydedilmiş ve hiçbir suç unsuru taşımayan bu kayıtlar tape haline getirilmiştir" ifadelerinde bulundu.

37 klasörden oluşuyor

Savcı Fidan çok önemli isimlerin tam 37 klasörden oluşan 11 bin 942 sayfadan oluşan özel hayatlarıyla ilgili görüşmeleri mağdur olmamaları için özel bir yerde muhafaza altına aldı. Fidan " Mağdur hakları yönünden sakıncası nedeniyle bu kayıtlar azami itina ile muhafaza edilmektedir" dedi.

Savcı İrfan Fidan da önceki gün serbest bırakılan 38 kişinin tutuklanması için itiraz dilekçesini hakimliğe sundu. Savcı Fidan 167 sayfalık dilekçesinde, "Şüphelilerin devlet yönetiminin telefonlarını dinlemek, bilgi elde etmektir" ifadelerini kullandı.

'Devleti dinlemek kimsenin haddi değil'

Şüphelilerin "devletin en üst yönetimini dinlediğine" vurgu yapan Savcı Fidan şu ifadeleri kullandı: "Bir polis memurunun veya komiserinin kendi başına devletin en üst yönetimini dinleyip görüşmelerini kaydetmesi, daha sonra da bu kayıtları yazılı (tape) hale getirmesi, yetkisi de haddi de değildir."

Savcı Fidan tabloda adı bulunan 49 şüphelinin gözaltı sürelerinin dolduktan sonra mahkemeye sevk edildikleri iddialarının gerçeği yansıtmadığını ve bu girişimin amacını şu şekilde ifade etti: "Şüphelilere atfedilen eylemlerin vahametini gizlemeye ve soruşturmayı itibarsızlaştırmaya yöneliktir. Selam-Tevhid soruşturmasında izlenen yöntemde olduğu gibi bu iddia da kurgulanarak sahneye sürülmüştür." Dilekçede şu ifadeler yer aldı: "Soruşturma sırasında ifadeleri alınan şüphelilerin 'mahkeme kararları doğrultusunda işlem yaptıklarına' dair savunmaları, suç kastını ortadan kaldırmamaktadır. Mahkeme kararları özel hayatlarını ve devlet erkanının görüşmelerini kaydetmeye ruhsat vermez."

31 POLiS AÇIĞA ALINDI

Emniyette "paralel yapı" soruşturması kapsamında haklarında gözaltı kararı bulunan 33 polisten 31'inin açığa alındığı bildirildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yasadışı telefon dinlemelerine yönelik, İstanbul, Ankara, Van, Mardin, Hakkari, Batman, Diyarbakır, Şırnak, Bitlis, Bingöl, Iğdır, Ağrı, Şanlıurfa ve Kahramanmaraş'ta yürütülen operasyon kapsamında, 31 polisin açığa alındığı öğrenildi.

2 bin polise soruşturma

Emniyette "paralel yapı" iddialarına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü ile 57 ilde başlatılan operasyonda yaklaşık 2 bin personel hakkında soruşturma işlemi yürütülürken 266 personel görevden uzaklaştırıldı.

Bu kapsamda 266 personel için görevden uzaklaştırma tedbiri uygulanırken 971 personel hakkında cumhuriyet savcılıklarındaki işlemler sürüyor.

Söz konusu personel Emniyet Genel Müdürlüğünde 439, İstanbul'da 605, Ankara'da 171, İzmir'de 56, diğer 54 ilde 823 kez soruşturuldu. Soruşturulan 364 olaydan 142'sinin soruşturması tamamlanırken, 222'sinin soruşturması devam ediyor.

Operasyon devam edecek

Paralel yapının suçunun tespit edildiğini ve devletin gereğini yapacağını söyleyen Ala: "Bu kendi mahallelerinde lüzumsuz işlerdir. Milletvekilleri geliyor, içeri giriyor. Dokunulmazlık bu değil. Soruşturma açtıkça ortaya çıkacak. 60'a yakın ilde varlar, daha da olacak. Dindarların birbirine olan inancını kaybettirdiler. Bu ispattır"

Devlet tehdit edilemez HSYK ne iş yapıyor?

Jandarmada da dinleme konusunda teftişe başlandığını açıklayan Bakan Ala, HSYK'yı ise derin yapının yargı içerisindeki elemanlarına karşı sessiz kalmakla suçladı.

İçişleri Bakanı Efkan Ala paralel yapı, HSYK ve gözaltına alınan polisleri nezarethanede ziyarete giden milletvekillerini yerden yere vurdu. Devletin verdiği titri taşıyamayan kişilerin, derhal devlet içinden kendileri bize fırsat vermeden ayrılmalıdırlar diyen Bakan Ala, konuşmalarında "Türkiye'nin Başbakanına, Bakanına, kimse hem devletin içerisinde bulunup hem de tehdit savuramaz, ona haddi bildirilir" diye konuştu.

Paralel yapıya yönelik yapılan 2. Dalga operasyon hakkında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Ala, jandarmaya yönelik paralel bir operasyon olacak mı sorusuna "jandarma hakkında da dinleme konusunda teftişe başladık" dedi.

76 milyonun gözü önünde suç işlenmiş bu cezasız bırakılamaz. Test edildi ve gereği yapılıyor. Türkiye'nin Başbakanına kimse tehdit savuramaz. HSYK neden gereğini yapmıyor? Yüzde 45 ile millet bunlara ders verdi şimdi de derslerini alacaklar başlarını öne eğecekler. Kendilerini devlet olarak görüyorlar. Devlet burada. Soruşturma yapılacaksa biz yaparız.

Paralelin genetiği bozuk

İçişleri Bakanı Efkan Ala savcı Zekeriya Öz'ün, kendisi ve Başbakan Erdoğan hakkındaki suç duyurusuna ilişkin "Kiminle kimi muhatap edeceğinize iyi bakın, hem suç işleyip, hem de suç duyurusunda bulunma, herhalde bu paralel yapının genetiğinde var" dedi.